Press "Enter" to skip to content

Tarık Akan yaşamını yitirdi

Tarık Akan yaşamını yitirdi

Yeşilçam’ın usta sanatçısı Tarın Akan, 66 yaşında akciğer kanseri sonucu yaşamını yitirdi.

 
 

 
 

111 film ve 4 dizide rol alan Tarık Akan, 1982’de Cannes’da ‘En İyi Erkek Oyuncu’ adayı olurken, 1985’te Berlin Film Festivali’nde ‘Gümüş Ayı Mansiyon Ödülü’nü almıştı.

 

Tarık Akan
Tarık Akan

 

Asıl adı Tarık Tahsin Üregül olan Türk sinemasının usta oyuncusu Tarık Akan’ın akciğer kanseri nedeniyle yaşamını yitirdiği haberi Nazım Hikmet Vakfı ve CHP Genel başkan Başdanışmanı tarafından duyuruldu. Akan’ın savaştığı kanser karaciğere de sıçramıştı. Sanatçının ölümü sevenlerini üzüntüye boğdu.

 

Tarık Akan’ın toprağa veriliş töreni izlencesi belli oldu.

 

Usta oyuncunun eski eşi Yasemin Erkut, Akan için 18 Eylül Pazar günü Cemal Reşit Rey salonunda bir tören düzenleneceğini ve aynı gün Teşvikiye Camisi’nde kılınacak namazının ardından Bakırköy’deki aile gömütlüğünde toprağa verileceğini duyurdu.

 

Tarık Akan Necla Nazır'la bir filmde.
Tarık Akan Necla Nazır’la bir filmde.

 

Son açıklaması: Her şey yolunda

 

Geçtiğimiz ay Bodrum’a yerleştiği savlanan 66 yaşındaki oyuncu, “Kendimi gayet iyi hissediyorum. Bodrum’daki evime kapanmadım. Şu an İstanbul’daki evimdeyim. Ölmedim, hayattayım. Kötü bir şey yok. Her şey yolunda. Aylardır hastalıkla mücadele ediyorum, şu an için sağlık durumum iyi” diye konuşmuştu.

 

Tarık Akan hak arama eyleminde.
Tarık Akan hak arama eyleminde.

 
 

Tarık Akan Kimdir?

 

‘Yeşilçam’ın siyasi yakışıklısı’

Sinemaya geçmeden önce Bakırköy plajlarında cankurtaranlık ve işportacılık yapan Akan, 1970 yılında Ses Dergisi’nin açtığı Sinema Artist Yarışması’nı kazanarak 1971’de ilk filmi olan ‘Solan Bir Yaprak Gibi’yle kamera karşısına geçti ve Tarık Akan adını aldı.

 

Hababam Sınıfı'nda.
Hababam Sınıfı’nda.

 

Tarık Akan’ın unutulmaz filmleri

 

1979 yılında zorunlu askerlik görevini yedek subay olarak Denizli’de tamamlayan Akan, 1970-1975 arası yılda 12 filmde rol alarak Yeşilçam’ın en parlak günlerinde yer aldı. Emel Sayın’la ‘‘Mavi Boncuk’’ta, Hülya Koçyiğit’le ‘‘Sev Kardeşim’’de, Hale Soygazi ile ‘‘Gece Kuşu Zehra’’da oynadı ve ‘‘Hababam Sınıfı’’ ile Türk sinemasının unutulmazları arasına girdi. Akan, daha sonra “değişirken yok olmayı” göze aldı ve birer iletisi olan filmler yapmaya karar verdi. Bu kararın ilk ürünü “Nehir”i Cüneyt Arkın’la birlikte oynadığı “Maden”, “Sürü”, “Yol”, “Kanal” gibi toplumcu filmler izledi.

 

Deli Deli Olma'da oğlu gençliğini oynamıştı.
Deli Deli Olma’da oğlu gençliğini oynamıştı.

 

Oğlu, gençliğini oynadı

 

1986 yılında Yasemin Erkut ile evlenen oyuncunun aynı yıl Barış Zeki Üregül adlı oğlu dünyaya geldi. İki yıl sonra, 1988 yılında Yaşar Özgür Üregül ve Özlem Üregül adındaki ikiz çocukları dünyaya geldi.

 

Oyuncu, evlendikten dört yıl sonra 1989 yılında boşandı. Akan’ın ilk çocuğu olan Barış Zeki Üregül 2009 yılında Tarık Akan’ın da oynadığı “Deli Deli Olma” adlı filmde babasının gençliğini oynayarak oyunculuk hayatına atılmıştı.

 

2,5 ay hücre cezası

 
 

Tarık Akan, 12 Eylül döneminde askeri darbenin hemen ardından, Almanya’da yaptığı bir konuşma yüzünden yurda dönüşünde tutuklandı.

Tutuklanmanın nedeni, sağcı bir gazetenin manşete çıkardığı yanlı ve yalan haberdi. Böylece 12 yıl hapis istemiyle uzun bir yargılanma süreci başladı ve 2,5 ay hücre hapsi cezası aldı.

 

Toplumsal eylemlere duyarlıydı.
Toplumsal eylemlere duyarlıydı.

 

Yazarlıktan eğitimciliğe

 

2002 yılında hapishane günlerini ve darbe sürecini “Anne Kafamda Bit Var” adlı kitabında anlatan Akan, yazarlık deneyiminin yanında 1991 yılında daha önceleri kendisinin de okuduğu Taş Özel İlkokulu’nu yap-işlet-devret yöntemiyle alarak Özel Taş Koleji’ni kurdu ve eğitim alanına da giriş yaptı.

 

Nesin Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı

 

Eğitim konusunda da diğer işlerinde olduğu gibi başarılı oldu. Aziz Nesin’in ölümünden sonra görevini devralan oğlu Ali Esin’den vakıf başkanlığını alarak, 2005 yılında Nesin Vakfı’nın Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yaptı.

 

Yol'da.
Yol’da.

 

Cannes’da aday oldu

 

111 sinema filmi ve 4 televizyon dizisinde rol alan ünlü oyuncu, 1985 yılında Berlin Uluslararası Film Festivali’nde “Pansiyon” filmi ile Gümüş Ayı Mansiyon Ödülü’nü aldı ve 1982 yılında Cannes Film Festivali’nde “Yol” filmi ile En İyi Erkek Oyuncu adayı oldu. 1973 – 2002 yılları arasında 12 ödüle layık görüldü. Akan bir süre önce akciğer kanserine yakalanmıştı.

 

Tarık Akan’ın ağabeyi kardeşinin son anlarını anlattı

 

Yaşamını yitiren ünlü sanatçı Tarık Akan’ın ağabeyi Turgut Üregül, acı haberi gece saat 01.00’de aldığını belirterek, “Dün buradaydım, rahatsızdı” dedi. Türk Sineması’nın söylence oyuncusu Tarık Akan özel bir hastanede 66 yaşında yaşamını yitirdi. Ünlü sanatçının ölüm haberinin duyulmasıyla ailesi, sevenleri ve sanat çevresi yasa boğuldu. Asıl Adı Tahsin Tarık Üregül olan ünlü sanatçının ağabeyi Turgut Üregül de sanatçının yaşamını yitirdiği hastaneye gelerek basın üyelerine açıklamalarda bulundu. Turgut Üregül yaptığı açıklamada, “Dostlar sağolsun. Dün buradaydım, rahatsızdı. Ciğerinin alındığını biliyoruz. Kanserden kurtuluş yok biliyorsunuz. Son tedaviler de netice vermedi herhalde. Gece 1’de öldüğünü duydum, hastaneden aldığım haberler” ifadelerini kullandı. Üregül, kardeşinin kanser tedavisi gördüğünü belirterek, toprağa verileceği yerin henüz kesinleşmediğini söyledi.

 

Eylemlerde...
Eylemlerde…

 
 

İşte Tarık Akan’ın son mesajı

 

66 yaşında yaşama gözlerini yuman usta oyuncu Tarın Akan, toplumsal paylaşım ortamından yaptığı son açıklamada “Ayaktayım, yürüyorum, güçlüyüm, umarım atlatacağım” sözlerini kullanmıştı vermişti.

 

***

 

Barış Davasında yargılandı.
Barış Davasında yargılandı.

 
 

Ömer F. Özen’den Tarık Akan’a şiir.

 

Sabahın erken saatlerinde ünlü oyuncunun ölüm haberini duyan Bizim Anadolu Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni, Montreal Türk Filmleri Şenliği Başkanı ve ozan Ömer F. Özen, üzüntüsünü Tarık Akan’a adadığı bir şiirle dile getirdi.

 

O şiirde şu duygular dile geldi:

 

Ne acımasız dünya

ışıklarımız sönüyor

değerlerimiz yok oluyor

çoraklaşıyoruz…

Ne acımasız bir dünya

toplumculuk çıkara

dostluklar ranta dönüşüyor

Yüreğimiz yangın yeri…

Ne acımasız bir dünya

çemberimizi kendimiz yaratıyor

kıvranıyor,

dönüyor, dönüyor

dönüyoruz kendi kısır döngümüzde

Ne acımasız bir dünya

her gidenle

karanlık gömütümüzü kazıyor

emekten, haktan, toplumdan

dostluklardan

dostluklardan uzaklaşıyoruz…

Ama umudum yarına

el ele, kol kola, omuz omuza

halaylar çekeceğiz daha güzel bir dünyada

Bekle bizi kendi gibi

yüreği koca adam

bu dünya Sultan Süleyman’a kalmamış

bizi karanlıklara sürükleyenlere mi kalacak

her dehlizin ucunda bir ışık

her akşamın bir sabahı var!

Sen

sen ışıklar içinde uyu

bir cümbüş eyleyeceğiz ki sorma

cümle alem dudak ısıracak

çoluk çocuk, kadın-erkek

-her yaştan

emekten, haktan, dostluktan yana

halaylara duracak

yeni bir dünya kuracağız…

Sen bir bekle

Bekle bizi güzel çocuk…

 
 

Ömer. F. Özen

Montreal / Kebek

05.34

 
 

Bizim Anadolu / 16 Eylül 2016

 

Paylaşın, dostlarınızın da haberi olsun…

 

 

    Share with your friends / Partagez avec vos amiEs / Dostlarınızla paylaşın...