Press "Enter" to skip to content

Hani Şam’ı Alacaktık!

Hani Şam’ı Alacaktık!

Şam’a gidip Emevi Camisi’nde ‘Bekamız için’ namaz kılacakken toprağa düşen şehitlerimizin namazını kıldığımız noktada Kılıçdaroğlu haklılığı…

 

 

 

 

 

 

“Türkiye batağa çekiliyor, Esat ile diplomatik süreç başlatılsın” diyen Kılıçdaroğlu’nu vatan haini ilan edenler gelinen noktada Kılıçdaroğlu’nu haklı görmeye başladılar ve yardım istiyorlar, gün dayanışma günüdür yakarışıyla…

Suriye’yi Rusya ve ABD paylaşıp diğer coğrafyaları planlarlarken biz hâlâ şehit veriyoruz…

Durum bu iken ben yine; bu paylaşım projesini nasıl uygulamaya koyduklarını yazayım:

Toprağa düşen şehitlerimizin yeri cennettir. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara şifa diliyorum… Ulusumuzun başı sağ olsun…

Şu sorularım yanıt bulursa, ancak Suriye batağından değil, beynimizdeki bataklıktan çıkarız: “Suriye’de bizim düşmanımız kim? Rusya ve ABD ise, onlarla hâlâ diplomatik ilişkiyi sürdürüp neden hassas davranıyoruz da Suriye’yi evrensel düşman ilan ediyoruz? Acaba iki küresel ağanın paylaşımından pay beklentimiz mi var!?”

Emperyal açlar doyumsuzluklarıyla çocuklarımızı tüketiyor. Buna çanak tutanlara lanet olsun… Diplomatik ilişkileri genişletip Esat ile görüşelim diyen Kemal Kılıçdaroğlu’na lanet yağdıranlar, gelinen noktada Esat ile görüş diye yalvarıyorlar… Bu strateji bilmemektir. Fakat görüyoruz ki hâlâ yandaş çakma stratejistler havuz medyasında ukalalık yapmayı sürdürüyorlar.

Evet; deprem sonrası piyasada pıtrak gibi deprem uzmanları çoğaldığı gibi terör ve savaş anında da bu alandaki uzmanlar çoğalır. Bunlar çoğu iktidar yandaşı kimliklerdir ve misyonları; gerçekleri geveleyerek kafaları karıştırmaktır… Anlattıklarına göre, resmen Suriye rejimim yok ediyoruz…

İşin özü ‘halkın anlayacağı dilde’ şu: [[ ABD, Rusya ile karşı karşıya gelmemek ve Rusya’nın müttefiki Suriye ateşiyle elini yakmamak için bir maşaya gereksinimi vardı. O maşayı da buldu. Maşaya neler vaat etmişti. Ne vaat edecek ki; “1 koyup 3 alacaksın, sen dünyaya bedelsin, bu senin beka sorunun, haydi tosuncuklar, siz bizim çocuklarımızsınız…” sözleriyle sıvazlamaları. ]]

Aslında ABD bir taşla iki kuş vuruyor. Birincisi dediğim gibi; Suriye rejimini ve Rusya’yı yıpratmak. İkinci kuş; Türkiye-Rusya yakınlaşmasını önlemek ve Türkiye’yi Avrasya düzleminden uzak tutmak… En önemlisi de bu gelişmeler sonrası ABD ve Rusya’nın Suriye bölüşümü, ardında da…

Ben hâlâ iç ve dış politikamı Suriyelilerle belirliyorum; Türkiye’ye Suriyeli mültecilerin artık karadan ve denizden Avrupa’ya ulaşmasını durdurmamaya karar vererek… İyi de, ben hani İnsani yardım için Suriye’deydim?! Elimdeki mültecileri Avrupa’ya ulaşma ateşine neden atıyorum!?

Son dakika haberine göre, Suriye’nin İdlib kenti kırsalında rejim kuvvetleri tarafından yapılan hava saldırısında 33 kahramanımızı şehit verdik. … Yandaş medya benim için çok önemli olan şehitlerimize değinmiyor, adeta zaferimizi kutluyor; ‘sözde anında’ verdiği görüntülerle. Alınan bilgilere göre 1800 gayrimeşru resim, pardon rejim mensubunu öldürmüşler, depolarını yok etmişler, havan toplarını ve ekipmanları enterne etmişler. Bu açıklamalar çok tehlikeli açıklamalardır. Çünkü kaybettiğimiz statik gözlem noktalarında azımsanmayacak kadar askerlerimiz var; ya dinamik gayrimeşru rejim askerleri, asker bulunan bu statik gözlem noktalarına saldırırsa…

Hulusi Akar konuşunca sinirlerim bozuluyor. Arkasındakiler ise hiç konuşmasınlar! Ordumuzun genel kurmayı, kuvvet komutanları nerede!?

Evet;

“Şam’a gidip Emevi Camisi’nde namaz kılacakken toprağa düşen şehitlerimizin namazını kıldırıyorlar…”

 

 

evesbere@mynet.com

 

Tüm Yazıları»

Şevket ÇORBACIOĞLU / Bizim Anadolu / 03 Mart 2020

 

Şu haber ve yazılar da ilginizi çekebilir:

 

    Share with your friends / Partagez avec vos amiEs / Dostlarınızla paylaşın...