Press "Enter" to skip to content

Diyarbakır’da güvercin kültürü

Diyarbakır’da güvercin kültürü

Diyarbakır çok dilli çok kültürlü bir yer. Kürtler, Ezidiler, Süryaniler, Ermeniler var. Bu çok renklilik giyimlerine de yansımış, cıvıl cıvıl renklerle donanmışlar.)

 

 

 

 

 

 

Diyarbakır’da güvercin kültürü

Günümüzde hızlı kentleşme ve benzer nedenlerle eskiye oranla biraz azalmakla birlikte, Diyarbakır’da hâlâ güçlü bir güvercin kültürüne rastlanıyor. Bu kültürün oldukça eski dönemlere dayandığı bir gerçek. Bölgede güvercinin kutsal bir kuş olarak bilinmesinin yanı sıra, haberleşme amacı ile kullanılan güvercinlerin sağladığı yararlar kuşaktan kuşağa aktarılarak kültürün devamlılığı sağlanmış. Ayrıca ölen günahsız insanların ruhunun güvercin kılığında yer yüzünde dolaştığı yolunda bölgede bir inanış bulunmaktadır. Diyarbakır’da anlatılan “Kral Kızı Efsanesi” buna iyi bir örnektir. Bütün bunların halk üzerinde yarattığı etkiler sonucu bölgede güvercin yetiştiriciliği canlılığını kaybetmeksizin günümüze kadar gelmiş.

 

Sevgi anıtı.
Sevgi anıtı.

 

Diyarbakır’da kale içinde bulunan eski yapıların dış kapı tokmaklarının bir kısmı güvercini simgeler şekilde yapılmıştır. “şakşak” adı verilen bu tür kapı tokmaklarının 8 ayrı çeşidi tespit edilmiştir. Eski Diyarbakır şehrini bütünüyle çevreleyen ünlü Diyarbakır surları üzerinde yer yer güvercin kabartmalarına rastlanmaktadır. Ayrıca halkın dokuduğu kilim, cicim, heybe, çorap gibi şeylerde güvercin figürleri çoğunlukla kullanılmaktadır. Bir çok yerel manide, şiirde güvercin ile ilgili konular yer almaktadır.

Güvercinler...
Güvercinler…

 

Diyarbakır’da gül ve ipek merakının yaygın olduğu Osmanlı Devletinin son dönemlerinde, Diyarbakır’ın ileri gelen aileleri arasında, konaklarda güvercin yetiştirilmekteydi. Bu geleneğin Diyarbakır’da 500 yıldan beri var olduğu bilinmektedir. Bu nedenle güvercinler biraz da güç ve zenginlik göstergesi olmuştur. Bugün bile bölgede fazla kuşa sahip olmak bir ayrıcalık ve mevki gibi algılanmaktadır.)

Güvercin kapı tokmağı.
Güvercin kapı tokmağı.

 

 

Neyse, böyle güzel bir günün sonunda dostlarla rakı içip sohbet ederek yorgunluk gidermek oldukça keyifli oldu.

Diyarbakır’ın genel yapısına baktığımda, insanların giyim tarzları modern. Tabii ki konuşmalar Kürtçe ağırlıklı. Bu arada barış sürecine çok önem verdiklerini gözlemledim.

Diyarbakır serüvenim sona erdi. Şimdi Mardin’e geçme zamanı…

 

Sürecek

 

 

 

Kıraçta Yeşeren Uygarlık  önceki bölümler»

 

 

Zehra Özen / Bizim Anadolu / Mart 2016

 

Paylaşın, dostlarınızın da haberi olsun…

 

 

 

 

 

    Share with your friends / Partagez avec vos amiEs / Dostlarınızla paylaşın...