Ayrımcı gazeteye yanıt
Laik Devletin yönettiği gazete ‘inanç özgürlüğü’ne karşı suç işlemişti.
Cumhuriyet Halk Partisi Sözcüsü Selin Sayek Böke Bugün gazetesinin kendisi hakkında yaptığı habere yanıt verdi: “Benim ailem, kökenim ortada. Bununla ilgili ne bir şey gizledim, ne de korktum. Aslında benim bundan utanacağımı düşünerek bu nefret suçunu işleyenler utansın.”
Böke, partisinin MYK toplantısı sonrasında yaptığı basın toplantısında kendisi ve ailesine yönelik yayınlara ilişkin yanıt verdi. CHP Sözcüsü, “Benim ailem yüzyıllardır bu topraklarda yaşayan herkes kadar buralı, herkes kadar burada yaşayan bir aileyiz. Ben bunun bir parçası olmaktan mutluyum. Ailemin bir tarafı Hıristiyan, diğer tarafı Müslüman. Ben de 44 yıllık hayatı boyunca herkes kadar bu ülkenin çocuğuyum. Bu nefret suçunu işleyenlere inatla bu ülkede yaşamaya devam edeceğim” diye konuştu.
Erdoğan’ın sözlerine yanıt
Parti genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen Selin Sayek Böke, gündemdeki konuları değerlendirdikten sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Böke, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 20. Muhtarlar Toplantısı’nda yaptığı konuşmadaki, “Bakınız dünya yanıyor, Türkiye kavruluyor. Ana muhalefetin en önemli sorunu; fotoğrafı kimin indirdiği… Zaten o fotoğrafın sahibi sizin bu durumunuzu görmüş olsa sizi orada bir saniye tutmaz. 50 günde fotoğrafı kimin indirdiği meselesini çözemeyenlerden ülkenin sorunlarının çözümüne katkı sağlamasını beklemek elbette hayalcilik olur” ifadelerine karşılık verdi.
Soruyu yönelten gazeteciyi CHP Sözcüsü Böke şöyle yanıtladı:
“Öncelikle çok naziksiniz. Çünkü Atatürk’ün portresinin indirilmesi üzerinden cumhurbaşkanının cümle kurduğunu söylediniz. Ama ben o cümlenin öyle kurulmadığını buradan anımsatayım; ‘O kişinin fotoğrafı’ dendi. CHP hukuka inanan, Türkiye’nin bir hukuk devleti olması mücadelesi veren bir partidir. Biz Türkiye için kurduğumuz her hayalin ilk adımını da kendi partimizde atıyoruz. Kendi hukuk çerçevemiz içerisinde herhangi bir sorunun küçük veya büyük çözümü için hangi adım atılması gerekiyorsa, kaç gün gerekiyorsa, bunlara süre sınırı koymadan sorunun çözümüne yönelik hukuki adımların atılmasını önceliyoruz. Bunun sayın Cumhurbaşkanı tarafından anlaşılamamış olmasına şaşırmadığımı ifade ediyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın terör operasyonlarının ana muhalefet partisi ve bir başka partiyi rahatsız ettiği şeklindeki sözlerine de Böke, “Bu terör son bulmalı. Son verme yetkisi olan da iktidardır” yanıtını verdi.
CHP Parti Sözcüsü Böke, Cizre’de bir binanın bodrumundaki durumla ilgili soru üzerine, “Partimizin her konuda olduğu gibi iktidara açık bir çağrısı vardır. Bilgi kirliliğinin ortadan kaldırılması, sorunun çözümü için ilk yapılması gereken adımdır. Gerçek durum ne ise bu durumun ortaya konması ve bu kadar farklı bilginin olduğu yerde de netliğin ortaya çıkartılması talebimizi bir kez daha yapıyorum” biçiminde konuştu.
Devletin yönettiği gazetenin ‘nefret suçlu’ yayınına sert tepki
Öte yandan CHP Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, dün Bugün gazetesinde Hıristiyan olduğu için hedef gösterilmesi üzerine bir açıklama yayınladı.
Yayınla ilgili Böke, “Soya sopa çok meraklı olanların merakını gidereyim: Ailemin bir tarafı Hıristiyan, diğer tarafı Müslüman. Her ikisi de kültürü zengin Anadolu’nun çocukları” diyerek tepki gösterdi.
Bugün gazetesi dünkü haberinde “Atatürk posteri skandalından sonra CHP’de şimdi de Hıristiyanlık krizi yaşanıyor. Parti sözcüsü Selin Sayek Böke’nin vaftiz edildiği ve Hıristiyan olduğu iddia edildi” diye yazmıştı.
‘Nefret suçu işlendi’
Böke’nin toplumsal paylaşım ortamından yaptığı açıklama şöyle:
“Türkiye’de her gün birçok defa nefret suçu işleniyor. Dün de kayyumlu gazete tarafından bir nefret suçu işlendi. Bu kez bu nefret suçunun hedefi ben ve ailem olduk. Ve maalesef biz ne ilkiz, ne de tek. Onun için Türkiye’de ayrımcılığa uğrayan, yok sayılan, kimlikleri, inançları sorgulanan, yaşam alanları her gün daraltılan bu ülkenin tüm vatandaşları adına bir defaya mahsus bu konuya açıklık getireceğim.
Şunu da eklemeliyim; böyle bir konuda açıklama yapmaktan, bu konunun siyasetin konusu yapılabildiği bir siyaset anlayışına ve ortamına Türkiye’nin sokulmuş olmasından yalnızca şahsım adına değil, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, ülkem adına büyük üzüntü ve rahatsızlık duyuyorum.
Kökenimi saklamadım, utanmıyorum
Benim ailem, kökenim, soyum ortada. Bu konuda bugüne dek ne bir şey sakladım, ne de saklayacak, çekinecek bir şeyim var. Benim bundan utanacağımı düşünerek bu nefret suçunu işleyenler adına ben utanıyorum. Yüzyıllardır bu topraklarda yaşayan herkes kadar buralı, herkes kadar bu ülkenin yurttaşı olan ve hayatları boyunca ülkemize hizmet etmiş bir ailenin mensubuyum. Bundan hep gurur duydum, gurur duyuyorum, gurur duyacağım.
Soya, sopa meraklı olanlara
Soya sopa çok meraklı olanların merakını gidereyim; Ailemin bir tarafı Hıristiyan, diğer tarafı Müslüman. Her ikisi de kültürü zengin Anadolu’nun çocukları. Ben de 44 yıllık hayatı boyunca herkes kadar bu ülkenin çocuğu, herkes kadar bu toprağın insanı bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak yaşamış, farklılıklarımızı zenginlik bilmiş bir ailenin ferdi, bir mücadelenin ortağı bir insanım. Bundan sonra da elimizden bu zenginliği almak isteyenlere inat böyle yaşamaya devam edeceğim.
Bu siyaseti tam da bu zihniyetle mücadele etmek, bu ülkede hiç kimsenin hiçbir nedenle ayrımcılığa uğramadığı, gerçekten demokratik, gerçekten laik bir Türkiye’yi mümkün kılmak için yapıyorum.
‘Ayrımcı zihniyete teslim olmayacağız’
Dolayısıyla bu açıklamayı Türkiye’de ayrımcılığa uğrayan, kimliklerinden dolayı kendi topraklarında yabancı hissettirilen, Türkiye’nin bu ayrımcı zihniyete teslim olmaması gerektiğine inanan, bu toprakların bir arada yaşama kültürüne sahip çıkmakta kararlı insanlarına, mücadele dostlarıma bir borç olarak da görüyorum.
Hiç kimsenin şüphesi olmasın; Türkiye’nin kimsenin ayrımcılığa uğramadığı, kimsenin kendi öz vatanında ikinci sınıf hissetmediği, laik, demokratik bir ülke olması gerektiğine inanan milyonlarla birlikte bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğim. Ve emin olun; bu mücadeleyi mutlaka başarıya ulaştıracağız. Bu ülkeyi bu karanlık zihniyete asla teslim etmeyeceğiz.”
Bugün Gazetesi ne yazmıştı?
Devletin el koyup Kayyum yönetimine devrettiği Bugün Gazetesi Böke hakkında şu manşeti atmıştı: CHP Sözcüsü Böke vaftiz edilmiş
Gazetenin dünkü (9 Şubat 2016) sayısında başlık üstünden verilen Ünsal Ergel imzalı haberde, Hataylı olan İzmir Milletvekili Böke’nin babasının Rum Ortadoks Kilisesi’ne bağlı bir Hıristiyan olduğunu belirtmiş ve başlıkta “CHP Sözcüsü Böke vaftiz edilmiş” olarak vermişti.
Devletin yönettiği Bugün Gazetesi’nin suç içeren skandal haberi şöyleydi:
“CHP’de şimdi Selin Sayek Böke’nin dini kimliği konuşulmaya başlandı. Ankara bu iddiayı konuşurken muhabirimiz İzmir Milletvekili Böke’yi telefonla arayıp “Hristiyan mısınız” diye sordu. Bu soruya ne evet ne de hayır diyen CHP sözcüsü “Genel Merkez’e sorun” demekle yetindi. İngiliz The Economist dergisi 6 Haziran 2015 tarihli sayısında yaptığı değerlendirmede “CHP Ermeni kökenli bir avukat olan Selina Doğan ile Arap Hristiyan ve saygın bir iktisatçı olan Selin Sayek Böke’yi aday gösterdi” diye yazmıştı. Böke’nin Hristiyan olduğu iddiaları, dini kimliği CHP’de ciddi rahatsızlık yarattı.
Ortodoks bir aileden
Sayek, ailesi Hatay’ın en köklü ailelerinden olarak biliniyor. Baba Prof. İskender Sayek’in ailesi Rum Ortodoks Kilisesi’ne bağlı bir Hristiyan olduğu iddia ediliyor. Böke’nin dini kimliği CHP’de ciddi rahatsızlık yarattı ve birçok partili “Parti sözcülüğünü Hristiyan birinin yapması yanlış” söylemlerini dillendirmeye başladı. Kılıçdaroğlu, Hataylı Böke’yi seçilmesi garanti olsun diye İzmir’den aday göstermişti.”
Bizim Anadolu / 10 Şubat 2016
Paylaşın, dostlarınızın da haberi olsun…