Press "Enter" to skip to content

Ölümden Beter

Ölümden Beter

Yeni yılla birlikte geçmişin hesabını çıkarmak daha çok 65 ve üstündekilerin alışkanlığıdır.

 

 

 

 

 

 

Yeni yılla birlikte geçmişin hesabını çıkarmak daha çok 65 ve üstündekilerin alışkanlığıdır. Aralarında ‘ben geçmişi düşünmüyorum’ diyen olursa doğru konuşmuyordur çünkü geçmişi düşünmeden geleceğin nasıl olacağını kavramak olanaksızdır. Geleceğe bakınca da akla ölümün gelmesi kaçınılmaz. Ölüm 65 yaş üstüne daha yakın da ondan. Virüs başımıza saralı beri ölüm aklımıza hepten yerleşmedi mi zaten? Hastane yatağında solunum yetmezliğiyle ölmektense bir süre maske takmak, mesafeli durmak, en sevdiklerimizle bile olsa fazla kucaklaşmamak daha iyi değil mi? Neden bize bunları anlatıyorsun diyorsunuzdur. Yaşım 65’in üstünde olduğundan size içimi döküyorum.

 

Eski fotoğraflara bakıp kalabalıklara şaşırıyoruz.

 

Benim gibi yaşı geçkin olanlar, ‘şurada topu topu kaç yılımız kaldı, bu illet ömrümüzden çalıyor’ diyorlar. Haksız değiller. Eski fotoğraflara, medya haberlerine bakıp da topluca oturan, hep birlikte yiyip içen, dopdolu mekânlarda görüntülenen insanlara şaşar olduk bile. Nasıl da korkusuzca birbirimize dokunup aynı havayı soluyor muşuz, değil mi?

 

Mimozanın sarısı

 

Ölmek kaçınılmaz, ama ölünce neleri özleyeceğimizin farkına varmak zorlaştırıyor durumu. Özlemlerimiz ne mi olur; yolculuğa çıkmak, bir plaj şezlongunda dinlenmek, kuru fasulye pilav yemek, bir de yanında biber turşusu varsa…. mimozanın sarısı, dolunayın ışığı, yeni bir kitabın kokusu, torunun kahkahası…

 

‘Bir plaj şezlongunda dinlenmek…’

 

 

Eylül Sonu adlı şiirinde Yahya Kemal Beyatlı ne güzel anlatır ruh halini:

 

Günler kısaldı… Kanlıca’nın ihtiyarları

Bir bir hatırlamakta geçen sonbaharları.

Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa…

Yazlar yavaşça bitmese, günler kısalmasa…

İçtik bu nâdir içki’yi yıllarca kanmadık…

Bir böyle zevke tek bir ömür yetmiyor, yazık!

Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor;

Lâkin vatandan ayrılışın ızdırâbı zor.

Hiç dönmemek ölüm gecesinden bu sahile,

Bitmez bir özleyiştir, ölümden beter bile.

 

Ölümlü olduğunu bilip de hiç ölmeyecekmiş gibi yaşamak marifeti insana özgü. Şükredilecek ne çok şey var yaşamımızda yine de. Bilim sayesinde bize güç verecek aşılar bulundu artık. Birbirimize yaklaşamasak da zorluğu ancak birlikte atlatabileceğimize inanan bir çoğunluk var. Yakında yine kalabalıklara dalacağız, yeni orkestra şefimiz Rafael Payare yönetiminde Montreal Senfoni’yi canlı olarak dinleyebileceğiz, düzenlenecek Lachine Marina parkında yürüyüşe çıkacağız. Yaz gelecek, uluslararası havai fişek yarışması olacak, dondurmacılar açılacak.

 

Ölümlü dünyadan kâm almaya bakacağız yine hep birlikte.

 

 

Önceki yazıları»

 

Beste Barki / İlk Defa / Bizim Anadolu / 28 Ocak 2021

 

Şu yazı ve haberlerle de ilgilenebilirsiniz:

 

 

    Share with your friends / Partagez avec vos amiEs / Dostlarınızla paylaşın...